15 Ekim Dünya El Yıkama Günü
Günlük yaşantımızda ellerimiz, çevre ile sürekli temas halinde olan, bu nedenle de en fazla mikroorganizma barındıran organımızdır. Ellerimiz temiz gibi görünse de, gözle görülmeyen bakteri, virüs ve parazit yumurtaları gibi pek çok hastalık yapıcı etkeni üzerinde taşıyabilir. Yapılan çalışmalar, normal erişkin bir insan elinde temiz bir görünüme rağmen 1cm2’lik alanda altı bin adet bakteri bulunabileceğini göstermiştir.
El yıkamak başta soğuk algınlığı olmak üzere grip, ishal ve zatürre gibi solunum yolu enfeksiyon etkenleri olan zararlı mikroorganizmaların bulaşmasını önlemek için en basit ve en etkili yöntemdir. Çoğumuz öksürürken mendil kullanmak yerine ağzımızı elimizle kapatır ve avucumuzun içine hapşırırız. Aynı havayı soluduğumuz diğer kişilerin hastalanmaması için yaptığımız bu davranış sonrasında da aynı insanlarla tokalaşarak ayrılırız. Sonuçta elimizi bir hastalık bulaştırma aracı olarak kullanmış oluruz. Grip virüsleri ellerde saatlerce canlı kalabilir. Bu nedenle el yıkama ayrı bir önem kazanmaktadır. Ellerin bir virüs yayıcı olması önlenmelidir. Virüs ile kirlenmiş ellerle tokalaşmak, kapı kollarına, asansör, bankamatik düğmelerine dokunmak dokunulan her yerin virüs ile kirlenmesine hastalığın yayılmasına neden olur. Nezle ve grip açısından; alışveriş merkezlerindeki, okullar ve işyerlerindeki kapı kolları, asansör düğmeleri, tırabzanlar, bankamatik düğmeleri insanlar arası virüs alışverişinde çok önemli bir rol oynuyor. Bu nedenle hasta olanların buraları kirletmemeye dikkat etmesi, buralara dokunanların, elini ağzına burnuna götürmemesi, el temizliğine dikkat etmesi çok önemlidir.
Bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en kolay ve etkili yolu el yıkamadan geçmektedir. El yıkamak her ne kadar basit görünse de, uyulması gereken kurallar vardır. Ellerde özellikle başparmak, parmak araları ve parmak uçları en sık temas edilen noktalar oldukları için daha fazla mikroorganizma barındırmaktadır. Yapılan bilimsel çalışmalara göre; belirli bir süre ve uygun teknikle yıkanmadığı takdirde mikroorganizmalar ellerden temizlenmemektedir. Katı el sabunları ve sıvı sabunlar, aynı etkiye sahip olsalar da katı sabunlar kullanıldıkları yer ve kullanım koşullarına bağlı olarak kirli kalabilmektedir. Bu nedenle, özellikle toplu yaşanan yerlerde el temizliğinde sıvı sabunların kullanımı tercih edilmelidir.
Etkin bir el hijyeni, her seferinde doğru yıkama tekniğinin uygulanması ile sağlanabilir. Kendi sağlığımız ve toplum sağlığı açısından doğru el yıkar ve bu alışkanlığı çevremize de kazandırabilirsek gıda zehirlenmeleri ve bulaşıcı hastalıkların önüne geçebilmek adına büyük bir adım atmış oluruz. Hem kendimizin hem de çevremizdekilerin sağlığını korumak ellerimizdedir.
Dr. Yılmaz Yücel
BAŞHEKİM